Walt Disney Company, dünya genelinde 45 ülkede 190.000’e yakın insana iş sağlıyor ve eğlencenin her türlüsünden sorumlu. Filmlerden TV şovlarına, haber yayınlarından tema parklara, gemi seyahatlerinden spora ve Broadway şovlarına kadar her şey Disney’in geniş çatısı altında toplanıyor.
Ancak bu dev; sadece eğlence üreten bir firma değil, aynı zamanda hukukun da derinliklerine dalan bir yapıya sahip.
Peki, bu başarıların arkasında ne var? Sırada ne gibi bir strateji yatıyor?
Aslında Disney’in büyük bir kısmı, hukuk stratejileri ve lobicilik faaliyetleri üzerine kurulu. Yönetici ücretlerinden muazzam satın almalara kadar her şey, SEC gibi kurumlarla yapılan detaylı raporlamalar ve açık bir şeffaflık politikası çerçevesinde gerçekleşiyor.
Disney, lobicilik faaliyetleriyle hukuk sistemini kendi lehine çevirmekte oldukça başarılı. Örneğin, telif hakları yasasını iki kez genişletmeyi başarmış. Bu da şirketin, fikrî mülkiyetini korumasına ve gelir akışını sağlamlaştırmasına olanak tanımış.
Başarıların altında yatan bir diğer önemli faktör ise birleşme ve satın almalar. Disney, bu konuda o kadar ustalaşmış ki Fox gibi dev bir şirketi bile satın alabiliyor. Böylece şirketin gelirini ve kapsamını büyük ölçüde artırıyor.
Ancak tüm bu başarıların yanı sıra Disney’in hukuk ekibinin önemli bir rol oynadığını unutmamak gerekiyor. İster lobicilik olsun ister birleşme ve satın almalarda stratejik danışmanlık; Disney’in başarısı, büyük ölçüde bu ekibin çalışmalarına dayanıyor.
Disney’in eğlence sektöründeki başarısının altında, hukuk firması kadar etkin bir hukuki yapı yatıyor.
Şirket; 21st Century Fox, Lucasfilm ve Marvel Entertainment gibi dev satın alımlarla eğlence dünyasında adından sıkça söz ettirirken bu başarıların arkasında detaylı hukuk çalışmaları, stratejik planlamalar ve dikkatli mali yönetim bulunuyor.
Bu büyük satın alımlar ve yatırımlar, Disney’in pazar hâkimiyetini artırırken aynı zamanda şirketin fikrî mülkiyet portföyünü genişletiyor ve uzun vadeli gelir akışlarını güvence altına alıyor. Ancak bu stratejik hamlelerin her biri, karmaşık hukuki süreçler ve detaylı düzenleyici uyum gerektiriyor.
Disney’in mali başarısı, yalnızca yaratıcı içerik üretimine dayanmıyor.
Hollywood muhasebesi gibi özel mali yönetim teknikler; şirketin, gelirlerini optimize etmesine ve vergi yükünü azaltmasına yardımcı oluyor. Bu tür mali stratejiler, Disney’in sürekli olarak yeni fikrî mülkiyet satın almasını ve mevcut varlıklarını etkili bir şekilde değerlendirmesini sağlıyor.
Disney, hukuk ve lobicilik stratejilerini kullanarak kendine özgü bir yönetim ve operasyon modeli geliştirdi. Örneğin Florida’daki Reedy Creek Özel İdari Bölgesi, Disney’e parklarının çevresindeki toprakları yönetme ve yerel yasaları belirleme konusundageniş yetkiler veriyor.
E tabii bu da şirketin tema park operasyonlarını daha verimli bir şekilde yönetmesine vegenişletmesine olanak tanıyor.Ancak Disney’in bu özel statüsü ve hukuk ekibinin başarıları, zaman zaman tartışmalara ve kamuoyu eleştirilerine de neden oluyor.
İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimize aşağıdan ulaşabilirsiniz: